Uluslararası Engellilik Konferansı Zero Project’in Ardından
2008’den bu yana Avusturya merkezli Essl Vakfı’nın düzenlediği Zero Project Konferansı engellenen bireylerin topluma eşit katılımını sağlayacak yenilikçi çözümleri görünür kılmayı ve BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin uygulanmasını desteklemeyi hedefliyor. Her yıl bağımsız yaşam, politik katılım, istihdam ve erişilebilirlik konularından birine odaklanan konferansın bu yılki konusu erişilebilirlikti. 24-25 Şubat’taki konferansta erişilebilirlik üzerine panel oturumları gerçekleşti ve dünyadan iyi örnekler görünür kılındı. Biz de bu yazımızda ödül alan bazı iyi örneklerden bahsedeceğiz.
Central de Intermediação em Libras (CIL), Brezilya
Sao Paulo yönetimi tarafından geliştirilen CIL Uygulaması, görüntülü arama yardımıyla tercümanlar vasıtasıyla sağır bireylerin Brezilya işaret dili kullanarak kamu personeliyle görüşebilmesini sağlıyor. 2018’de kullanılmaya başlanmış olan uygulama 7/24 ücretsiz şekilde hizmet veriyor. 2020’de sağlık ve acil durum personeline de erişim sunmaya başlayan uygulamayla 20 binden fazla arama yapıldı. Benzer çözümler Brezilya’nın farklı şehirlerinde kullanılmaya başlanmış durumda.
Park4Dis, İspanya
2019’dan bu yana kullanımda olan Park4Dis, engellenen bireyler için ayrılmış olan park yerlerinin konumlarını gösteren bir mobil uygulama. Bilgi vermenin yanında engeli olmayan biri tarafından işgal edilen park alanlarını raporlamak ve şikâyet etmek için kolay bir mekanizma da sunuluyor. İspanya genelinde 230 belediyeyle ortak çalışarak 35 binden fazla park alanı işaretlendi ve uygulamanın 1.300’den fazla kullanıcısı bulunuyor. Her şehirde kullanılabilecek bir altyapıya sahip olan uygulama için sonraki hedef Avrupa genelinde yaygınlaşmak.
The Independent Disability Advisory Group (IDAG), Birleşik Krallık
Londra yönetimine bağlı olarak çalışan Transport for London, 2010’dan bu yana mühendislikten pazarlamaya farklı deneyimleri bulunan 10 engellenen bireyin yer aldığı bağımsız danışma kuruluyla çalışıyor. 2020’de Londra caddelerinin genişletilmesi, otobüslerin erişilebilir şekilde tasarlanması, e-scooterlarla ilgili düzenlemelerin getirilmesi dâhil 53 projeye imza atan grupta yer alan tüm üyeler emekleri karşılığında belli bir ücret alıyor. Transport for London, yaklaşımlarını yaygınlaştırmayı ve farklı şehirlerde uygulamayı hedefliyor.
Gudgudee, Hindistan
2014’te Hindistan’da kurulan Gudgudee, kapsayıcı oyun araçları ve alanlar tasarlayan bir tasarım stüdyosu. Psikologlar, çocuk gelişim uzmanları, aileler ve çocuklarla çalışan Gudgudee ekibi mekânların sadece tekerlekli sandalye kullanan çocuklar için erişilebilir olmasından öteye geçerek tüm duyulara hitap eden tasarımlar üretmeye odaklanıyor. Şu ana kadar Hindistan’daki 14 şehirde 45 alan yaratan stüdyo, tasarım süreçlerini anlatan katalogların satışından ve danışmanlık vererek gelir elde ediyor. Önümüzdeki süreçte yıllık 30 oyun alanının kapsayıcı hâle getirilmesi hedefleniyor.
Kota Kita, Endonezya
Endonezya merkezli bir STK olan Kota Kita’nın 2016’da başlattığı coğrafi etiketleme uygulamasıyla engellenen bireyler hakkında veri toplanıp ihtiyaçlar tespit ediliyor. Tespit edilen ihtiyaçlar ilgili kamu personeline iletilerek veri temelli savunuculuk yapılıyor ve ihtiyaçların karşılanması kolaylaşıyor. Şu ana kadar iki şehirde 4 bine yakın engellenen bireyin verisi uygulamaya eklendi ve ilgililerle paylaşıldı. Şehirlerin engellik ve kapsayıcılık profillerini gerçek zamanlı verilerle katılımcı bir şekilde ortaya çıkaran uygulamanın Endonezya geneline yaygınlaşması hedefleniyor.
Yukarıda bahsettiğimiz çözümlerin yanı sıra daha önce Aposto yazılarımızda değindiğimiz Be My Eyes, Accessible Canada Act ve Accessible Zagreb Uygulaması da iyi örnek seçildi. Ayrıca, İstanbul Havalimanı’nın erişilebilirlik çalışmalarının Türkiye’den seçilen tek iyi örnek olduğunu da belirtmekte fayda var.
Özetle, ödül alan tüm çözümlere bakıldığında toplu ulaşım araçlarının ve kamusal alanların erişilebilirliğine dair çalışmaların fazlalığı dikkat çekiyor. Dijital araçlar ise neredeyse her projede kullanılıyor.